ddrlpddrlpddrlpddrlp
  • Anasayfa
  • Hakkımızda
  • Portfolyo
  • Hizmetler
  • Blog
  • İletişim
  • Art_hitecture
  • Tr
    • En
  • Anasayfa
  • Hakkımızda
  • Portfolyo
  • Hizmetler
  • Blog
  • İletişim
  • Art_hitecture
  • Tr
    • En

2013/09: Ahmet Eyüce’nin Ardından…/ yapı dergisi 382

Eylül 12, 2013 bogachan 0 Comments
basılı medya güncel / etkinlik yazıları

382 kapak bogachan_-1 bogachan_-2

Değerli hocam Ahmet Eyüce için;

“Ana fikriniz nedir?” sorusu öğrencilik yıllarımızda jürilerimizde en korkulan sorulardan biri idi. Korkulan, soru değil de onu soran kişinin ağzından çıkış biçimi idi. Ahmet Eyüce soruyu öyle sorar, aldığı yanıtlara göre konuyu öyle açardı ki; bu sorunun sorulduğu kişi her defasında konuya ne kadar eksik yaklaştığını, yeterince sorgulamadığını düşünürdü. Ya da konuyu benzer tutarlılıkta aktaramayacağını… A. Eyüce bunu öyle bir biçimde yapardı ki; öğrencinin eksikliğini yüzüne vurmaktan çok; verdiği örneklerle, mekân kavrayışı ve yapıların dilleri üzerine ‘merak’ uyandıracak okumalarla zenginleştirirdi. Bu doğaçlama aktarımı sanki kurgulanmışçasına etkili ve ilgi çekici hale gelirdi. Onun bu yaklaşımı karşısında her zaman diri, ne yaptığını bilen ve bunları savunabilecek tutarlılıkta bir izlek kurabilmiş bir öğrenci beklemesindeydi. Küçük bir okulda okumanın verdiği imkânla onun olduğu jürileri kaçırmaz, onun verdiği örnekler sayesinde mütevazı okul kütüphanemizin altını üstüne getirir, didik didik incelemediğim kitap, dergi bırakmaz; araştırmaya, okumaya ve sorgulamaya çalışırdım.

Şu sözleri hala kulağımdadır, “ çizgiden çıkıp söze, sözden çıkıp çizgiye dönmediği sürece mimarlıktan bahsedemeyiz…” Jürilerimiz mimarlık tarihinden çok mekân tarihi okumalarına dönüşür; stüdyonun içinden mimarlığa dair her şeye bakmanın imkânını sunardı. Çok iyi konuşur, her kavramın kendi terminolojisi içinden açıklar, tane tane telaffuz eder ve adeta zihinlerimize işlerdi. Bu kavramın yapılar üzerinden mimarları ve tasarım dilleri üzerinden açıklar, anekdot ve hikayelerle beslerdi. Proje jürilerimiz ayrı bir sahneye dönüşür; her projeden içinden ne çıkacak diye beklediğimiz bir performansa dönüşürdü. İlgi ve merakımızı taze tutacak her daim bir anlatısı vardı. Onun sayesinde sorgulamalarımızı temellendirme, bunları mimari bağlamda ifade etme konusunda epey çalışırdık. Bu performans bizleri karşısında zımba gibi durmaya teşvik ederdi. Kendisi ile mimarlık 1. sınıfta tanışmış olmak; mimarlığa merakımı biçimlendirecek yolları göstermesi, ufkumuzu açması ve kendimizi keşfedecek sorgulamalar üretmeye imkân vermesi açısından büyük bir şans olmuştur. Çok az projeyi birlikte yapmamıza rağmen yıllarca süren ve merakla beslenen ara ara paylaşımlarımızla birlikte; son bir yılda da Bahçeşehir Üniversitesi’ndeki sohbetlerimizi hatırlayarak keşke ertelemeden keşke daha fazla şey paylaşma imkânımız olsaydı diye hayıflanıyorum.

Ahmet Eyüce, en iyi yaptığı uğraşı yapan, o dünyayı sürekli besleyen, hobileri, merakları, bitmeyen projeleri olan bir insandı.  Bulunduğu ortamla ışığını saçan, enerjisini kaybetmeyen ve hayatı işi olan insanlardan biri olarak; kendisine mimarlık hayatıma önemli katkıları ve bu hayattaki paylaşımlarımız için çok teşekkür ediyorum.  Eyüce ailesine de sabır ve güç diliyorum.

Boğaçhan Dündaralp

18.08.2013

yayını pdf olarak okumak için: Ahmet Eyüce’nin Ardından…_

  • Son Yazılar

    • 23/03: Bir Kent Bir Yılda İnşa Edilir Mi ? / ArtDog / Boğaçhan Dündaralp
    • 22/12: KYDNOS Tarsus Waterfall | Turkey / Archdaily
    • 22/12: bi-özet sektörün 2022 özeti / 2022 mimarlık sohbetleri serisi / Boğaçhan Dündaralp/ddrlp mimarlık ( en çok izlenen video)
    • 22/12: İklim Krizi ve Mimari / artdog istanbul / Boğaçhan Dündaralp
    • 22/10: First Hand Deneyim Festivali: Boğaçhan Dündaralp Lusid Atölyesi 16.10.2022
  • Arşivler

    • Mart 2023
    • Ocak 2023
    • Aralık 2022
    • Ekim 2022
    • Temmuz 2022
    • Haziran 2022
    • Mayıs 2022
    • Aralık 2021
    • Eylül 2021
    • Ağustos 2021
    • Mayıs 2021
    • Mart 2021
    • Aralık 2020
    • Temmuz 2020
    • Haziran 2020
    • Mart 2020
    • Şubat 2020
    • Ağustos 2019
    • Haziran 2019
    • Mayıs 2019
    • Nisan 2019
    • Ocak 2019
    • Ekim 2018
    • Haziran 2018
    • Şubat 2018
    • Haziran 2017
    • Mayıs 2017
    • Aralık 2016
    • Eylül 2016
    • Ağustos 2016
    • Haziran 2016
    • Mayıs 2016
    • Şubat 2016
    • Aralık 2015
    • Kasım 2015
    • Ekim 2015
    • Eylül 2015
    • Ağustos 2015
    • Temmuz 2015
    • Haziran 2015
    • Nisan 2015
    • Mart 2015
    • Şubat 2015
    • Aralık 2014
    • Kasım 2014
    • Ekim 2014
    • Eylül 2014
    • Ağustos 2014
    • Mayıs 2014
    • Nisan 2014
    • Mart 2014
    • Şubat 2014
    • Ocak 2014
    • Aralık 2013
    • Kasım 2013
    • Eylül 2013
    • Temmuz 2013
    • Haziran 2013
    • Nisan 2013
    • Şubat 2013
    • Aralık 2012
    • Kasım 2012
    • Ağustos 2012
    • Aralık 2011
    • Kasım 2011
    • Ekim 2011
    • Eylül 2011
    • Ağustos 2011
    • Temmuz 2011
  • Kategoriler

    • 'arkitera/diyalog' tartışmaları
    • 'ortaya' tartışmaları
    • akademik
    • basılı medya
    • dijital medya
    • güncel / etkinlik
    • hakkındaki yazılar
    • jüri üyelikleri
    • kitap
    • konuşmaları
    • ödül
    • proje
    • sergi
    • söyleşi
    • tez
    • Tv-video-yayın
    • unused
    • ve diğerleri
    • verdiği eğitimler
    • yayınlanmamış
    • yazıları
  • Meta

    • Giriş
    • Yazı beslemesi
    • Yorum beslemesi
    • WordPress.org
ddrlp
Rethinking Architecture

This site uses cookies. By continuing to browse the site, you are agreeing to our use of cookies.
OK Learn More